İçindekiler:
- Kekemelik tedavisi nelerdir?
- Kekeme tedavisi var mi?
- Oğlum kekelemeye başladı ne yapmalıyım?
- Çocuklarda sonradan oluşan kekemelik niye meydana gelir?
- Geçici kekemelik nasıl Anlaşilir?
- 3 yaşındaki çocuğun Kekelemesi normal mi?
Kekemelik tedavisi nelerdir?
Kekemelik terapisinde; blok modifikasyonu, kolay konuşma tekniği, uzatılmış konuşma, nefes alıştırmaları gibi teknikler kullanılmaktadır. Bu tekniklerin dışında terapilerde yararlanılan çeşitli aletler de vardır.
Kekeme tedavisi var mi?
Kekemelik sorunu bulunan çocukların hepsi
tedaviye ihtiyaç duymaz, çünkü gelişimsel
kekemelik genellikle zamanla kendi kendine ortadan kalkar. Çocuk psikiyatrisi uzmanı tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirmeden sonra, en iyi
tedavi yaklaşımı konusunda bir karar alınabilir.
Oğlum kekelemeye başladı ne yapmalıyım?
ÇOCUĞU KEKELEYEN EBEVEYNLERE ÖNERİLER- Hızınızı azaltın. Çocuğunuzla yavaş, sakin ve telaşsız bir şekilde sık sık duraklayarak konuşun. ...
- Konuşmasına müdahale etmeyin. ...
- Tam dinleyin. ...
- Çok soru sormayın. ...
- Sırayla konuşun. ...
- Güvenini arttırın. ...
- Özel vakit ayırın. ...
- Normal kuralları uygulayın.
Daha fazla öğe...
Çocuklarda sonradan oluşan kekemelik niye meydana gelir?
Baskı ve stres altında kalmaları, onlardan büyük beklentilerin olması, titiz ve kontrolcü bir çevrede yetişmesi nedeniyle
kekemelik ortaya çıkabilir. Genelde kekemeliği başlatan korku ve strestir. Kekemeliğe yol açan en önemli nedenlerden biri de yaşanan travmalardır.
Geçici kekemelik nasıl Anlaşilir?
Konuşması beklenilen zamanlarda konuşmaktan kaçınma, söylemek istediğini unutmuş gibi davranma, konuşurken ağzını kapatma, öksürme ve esneme hareketleri yapma… Tüm bunlar çocuğunuzda
kekemelik olduğunun göstergesi olabilir.
3 yaşındaki çocuğun Kekelemesi normal mi?
2 -6
yaş grubundaki
çocukların yüzde 5'inde
kekeleme görülüyor. Kekemeliğe en sık rastlanan
yaş grubu ise
3–4
yaş arası.
Kekelemesi olan
çocukların yaklaşık yüzde 80'i ergenlik öncesinde belirtilerinden kurtuluyor, bu grup içinde olan kekelemeyi “fizyolojik” olarak adlandırmak mümkün.