Osmanlıca dest ne demek?

İçindekiler:

1. Osmanlıca dest ne demek?
2. Dest ne demektir?
3. Dest i a da ne demek?
4. Deşt ne demek Osmanlıca?
5. Desti mi testi mi?
6. Desti ne demek Osmanlıca?
7. Dest i ada ne demek?
8. Dest i muhabbet ne demek?
9. Testinin sözlük anlamı nedir?
10. Çatlak sözlük anlamı nedir?
11. Testi ne demek TDK?
12. Kusursuz ne demek?
13. Kusursuz ne demek TDK?
14. Kusurlu olmak ne demek?

Osmanlıca dest ne demek?

dest ~ دست dest ::: (f. i. c. : destan) : 1) el. ... dest ü pâ-yi bârid ::: soğuk el ve ayak. 2) fayda, menfaat. 3) zafer, galebe, üstünlük.

Dest ne demektir?

Eski zamanlarda el öpme töreni. Yarin elini öpme arzusu.

Dest i a da ne demek?

dest-i inayet / dest-i inâyet Yardım, ihsan, lütuf eli.

Deşt ne demek Osmanlıca?

DEŞT: f. Bozkır, çöl, sahra. Kumluk ve nebatsız geniş arazi.

Desti mi testi mi?

Kil cinsi topraktan meydana gelen balçık çamurdan yapılan, geniş gövdeli, dar ağızlı, kulplu su kabı. Testi; Farsça “Desti” kelimesinden dilimize geçmiştir. Elde taşınan manasına gelmektedir. Testiler emzikli veya emziksiz olarak yapılmaktadır.

Desti ne demek Osmanlıca?

deşt ::: (f. i.) : bozkır, çöl, kır, ova. deşt-i fena : fânîlik ovası; dünyâ.

Dest i ada ne demek?

dest-i inayet / dest-i inâyet Yardım, ihsan, lütuf eli.

Dest i muhabbet ne demek?

Cevabı müspetiniz kalb-i hazı halimi tamir ve temin edeceğinden dest-i muhabbetinize talibim. Anlamı: Amacım sizi rahatsiz etmek değil, aramızda özel bir sevgi bağı kurmaktır.

Testinin sözlük anlamı nedir?

testi anlamı is. 1. Geniş gövdeli, dar boğazlı, emzikli veya emziksiz olabilen, toprak, cam, metal vb. maddelerden yapılan su kabı: "Kamış duvarlı yığın yığın evler, tüten dumanlar, başlarında testilerle sudan dönen kızlar gördük." -R. H.

Çatlak sözlük anlamı nedir?

çatlak, -ğı a. 1. Ara, aralık: “İki denizci kara bulutlar çatlağından güneş ışığının güldüğünü sandılar.” -Halikarnas Balıkçısı. 2. Herhangi bir yerde uzunluğuna olan açıklık: “Bu testinin çatlağı hiçbir sızıntı göstermemişti.” -A.

Testi ne demek TDK?

a. 1. Geniş gövdeli, dar boğazlı, emzikli veya emziksiz olabilen, toprak, cam, metal vb. maddelerden yapılan su kabı: “Yalnız çeşme başında dizleri üstüne çökmüş bir ihtiyar kadın, testisini dolduran genç kızı bekleyerek bize bakıyordu.” -H. S.

Kusursuz ne demek?

1. Eksiksiz, kusursuz, tam, yetkin, şahane: "Sesinizin tonalitesi mükemmel." -N. Hikmet. 2. zf.

Kusursuz ne demek TDK?

sf. Kusuru olmayan, mükemmel: “Kadının kendi şiir hem kusursuz bir şiir.” -A.

Kusurlu olmak ne demek?

Bir durumdan başka bir duruma geçmek. Herhangi bir durumda bulunmak. Uygun düşmek, yerinde görülmek.